7 Ekim 2012 Pazar

Çok yalnızım yokluğunda
Bir başıma
Yönüm yok;
Öyle ortalıktayım ki
Öyle bir başına
Nereye döneceğimi bilemiyorum
Etrafım var, kendi yörüngem
Sabit kalmaya çalışıyorum
Sanki her an yıkılıverecek gibiyim
Bir telefon çalışına denk geliyorsun
Herhangi bir an bir kaç dakika
Hep ol istiyorum
Hep var kal
Öyle isyankarım ki artık...

21 Eylül 2012 Cuma

18 Eylül 2012 Salı

Özlemek diye anlatamıyorum bunu
Bambaşka bir şey
Çok daha farklı diğer gidişlerden
Diğer mesafelerden
Diğer ayrılışlardan
Seni sana bırakmamanın verdiği huzursuzluk
Korku
İhtimaller
Sesini her an duyamamak
Sana ulaşamamak
Gün saymak...
Özledim, çok özledim
Sana ihtiyacım var.



4 Eylül 2012 Salı

Saat 22.30 olmadan beklemeye başlıyorum.

Sesini duymam çok yakın.

Sen konuşursun; her şey susar.
Her şey durur,
Başım döner, sesin gelir
Kalbim yerinden çıkar
Özlüyorum özlüyorum hala...
Gün saymak da bitirmiyor
ki
yok etmiyor
ki
mesafeleri
geliversen...

13 Ağustos 2012 Pazartesi

10 Ağustos 22.30 yoldasın...

Kastamonu Gölköy.

Delice özledim seni. Her zamankinden çok farklı.

Fotoğrafın geldi. Her şey gibi yakışmış askerlik de.

Kıyamam sana.

Deliler gibi aşığım... Çok.

30 Temmuz 2012 Pazartesi

Senin için üç defa "evet evet evet"


27.07.2012 15.30

13 Mayıs 2012 Pazar

Kulağımı dayıyorum, kalp atışlarını duyuyorum
Ve bir bakıyorum sen yoksun.
Alışamıyorum senden sonra; garip ama
Senin sensizliğine
Bir varmışsın bir yokmuşsun
Ama her yerde kendini unutmuşsun
Kokunu
Saçını
Mendilini mesela
Ve ben bunları toplarken
Neden seni yok ediyormuşum gibi hissediyorum?
Dağınıklığını bile görmek istiyorum.
Yalandan bir sümüklü mendilini etrafımda görmeye razıyım.
Ve isyankarım artık çok fazla.
Kal...
Yeter ki kal artık yanımda!

29 Mart 2012 Perşembe

27 Şubat 2012 Pazartesi

Özledim seni delice.

26 Ocak 2012 Perşembe

Her şeyin başladığı yerdeyiz...
O zaman bana demiştin ki bak her şey orada kaldı
Hayatın, arkadaşların, korkuların...
Ve bana göre o gün sana göre üç gün gecikmeli
Yine yeniden,  en güzellikler içinden
En güzeli oldu
"Evet"

24.01.2012

15 Ocak 2012 Pazar

çirkindi her şeyiyle.

14 Ocak 2012 Cumartesi

Bazen sana kendine yaptığın kötülük için kızıyorum
Ve belki bu çok saçma ama
Kendine zarar verdiğin için sana daha çok zarar verme enerjisiyle doluyorum.
Sen bilirsin demek isterdim.
Diyemiyorum.
Nokta.

9 Ocak 2012 Pazartesi

Otobüs kokusu hem nasıl bu kadar mide bulandırıcı hem de nasıl bu kadar mutluluk verici olabilir?
Yersiz uzayan bir yolun sonunda bekleyen mis kokulu bir sen varken neden mümkün olmasın?